Gottman Çift Terapisi – Yule Psikoloji
Gottman Çift Terapisinde Süreç Nasıl İşler
Çiftler arasındaki ilişkileri daha sağlıklı ve tatmin edici bir noktaya taşımayı hedefleyen Gottman Çift Terapisi, bilimsel temellere dayanan bir yaklaşımla çiftlere rehberlik eder. Dr. John ve Julie Gottman tarafından geliştirilen bu yöntem, yıllarca süren araştırmaların ışığında, çiftlerin ilişkilerindeki zorlukları anlamalarına ve bu zorlukları aşmalarına yardımcı olmayı amaçlar. Peki, bu terapi süreci nasıl işler? Gelin adım adım inceleyelim.
1. Başlangıç Değerlendirme Süreci
Gottman Çift Terapisi süreci, detaylı bir değerlendirme aşamasıyla başlar. Bu süreç, terapistin çiftin ilişki dinamiklerini ve karşılaştıkları zorlukları anlamasına yardımcı olur.
- İlk Görüşme: Terapi süreci, çiftin birlikte katıldığı bir seansla başlar. Bu seansta çiftin genel ilişkisi, hedefleri ve terapiye dair beklentileri konuşulur.
- Bireysel Görüşmeler: Her iki partnerle ayrı ayrı yapılan görüşmeler, bireysel bakış açılarını anlamak için önemlidir.
- İlişki Anketleri: Gottman Enstitüsü tarafından geliştirilmiş bilimsel anketler, çiftin güçlü yönlerini ve geliştirilmesi gereken alanlarını detaylı bir şekilde ortaya koyar.
2. Tedavi Planının Oluşturulması
Değerlendirme süreci tamamlandıktan sonra, çiftin ihtiyaçlarına özel bir tedavi planı hazırlanır. Bu plan, çiftin hedeflerine uygun olarak şekillendirilir ve aşağıdaki konuları ele alabilir:
- Etkili iletişim becerilerinin geliştirilmesi
- Çatışma çözme stratejilerinin öğrenilmesi
- Duygusal bağın güçlendirilmesi
- Ortak değerlerin ve hedeflerin keşfedilmesi
3. Çalışma Aşaması: Uygulamalı Teknikler ve Stratejiler
Gottman Çift Terapisi, teorik bilgi yerine uygulamaya dayalı bir yaklaşımla öne çıkar. Bu aşamada çiftler, terapistin rehberliğinde ilişkilerinde kalıcı değişiklikler yapmalarına yardımcı olacak teknikleri öğrenirler:
- “Four Horsemen” (Dört Atlı) ile Mücadele: Eleştiri, savunmacılık, küçümseme ve duvar örme gibi ilişkilere zarar veren davranışları tanıma ve değiştirme yolları.
- Yumuşak Başlangıçlar: Tartışmalara daha yapıcı bir şekilde başlama teknikleri.
- Duygusal Haritalar: Partnerinizin duygusal dünyasını daha iyi anlamanızı sağlayan egzersizler.
- Sevgi ve Hayranlık Sisteminin Güçlendirilmesi: Olumlu duyguları artırmaya yönelik aktiviteler.
4. İlerleme ve Takip Süreci
Terapinin ilerleyen aşamalarında, çiftin öğrendikleri teknikleri günlük yaşamlarına nasıl entegre ettikleri değerlendirilir. Terapist, çiftin karşılaştığı yeni zorluklara yönelik destek sunar ve ilerleme kaydedilen alanları güçlendirmek için ek stratejiler önerir.
5. Sonlandırma ve Geleceğe Hazırlık
Terapinin sonunda, çiftler öğrendikleri becerileri bağımsız bir şekilde uygulayabilecek duruma gelirler. Terapist, çiftlere gelecekte karşılaşabilecekleri zorluklarla başa çıkmak için stratejiler sunar ve süreci sonlandırır.
Gottman Çift Terapisi Kimler İçin Uygundur
Gottman Çift Terapisi, ilişkisinde sorunlar yaşayan ya da ilişkilerini daha iyi bir noktaya taşımak isteyen tüm çiftler için uygundur. Aşağıdaki durumlarda bu terapi yöntemi faydalı olabilir:
- İletişim problemleri yaşayan çiftler
- Sürekli tartışma veya çatışma yaşayan çiftler
- Duygusal bağını yeniden güçlendirmek isteyen çiftler
- İlişkisinde aldatma gibi travmalar yaşamış çiftler
- Ortak hedeflerini ve değerlerini belirlemek isteyen çiftler
Neden Gottman Çift Terapisi
Bilimsel temellere dayanan ve etkinliği araştırmalarla kanıtlanmış bu terapi yöntemi, ilişkilerinizi daha tatmin edici ve sağlıklı bir hale getirmek için güçlü bir rehber sunar. Gottman Çift Terapisi ile hem kendinizi hem de partnerinizi daha iyi anlayabilir, ilişkilerinizde kalıcı bir değişim yaratabilirsiniz.
Eğer siz de ilişkinizde daha mutlu bir noktaya ulaşmak istiyorsanız, Yule Psikoloji ile iletişime geçerek Gottman Çift Terapisi hakkında daha fazla bilgi alabilirsiniz. Unutmayın, her ilişki doğru rehberlikle güçlenebilir ve gelişebilir.
📞 Telefon: 0532 053 3992
📧 E-posta: yulepsikoloji@gmail.com
🌐 Online Randevu: Yule Psikoloji
Yule Psikoloji, Muğla Gökova’daki ofisimizde veya online terapi seçenekleriyle bireysel ihtiyaçlarınıza uygun profesyonel destek sunmaktadır. Kendinizi daha yakından tanımak ve bu içsel yolculuğa adım atmak için hemen randevu alabilirsiniz.
Devamı
Duygusal Bağımlılık: İçsel Özgürlüğünüzü Geri Kazanın
Duygusal bağımlılık, bireyin kendini tamamlanmış hissetmek için belirli duygulara ya da ilişkilere bağımlı hale gelmesidir. Bu bağımlılık genellikle çözülmemiş duygusal yaralardan, karşılanmamış ihtiyaçlardan ya da çocukluktan gelen davranış kalıplarından kaynaklanır. Duygusal bağımlılıktan kurtulmak, bu bağımlılığın doğasını anlamayı, etkilerini fark etmeyi ve duygusal bağımsızlık ile içsel şifaya yönelik bilinçli adımlar atmayı gerektirir.
Bu yazıda, duygusal bağımlılığın ne olduğunu, nedenlerini, belirtilerini ve bundan kurtulmanın yollarını ele alacağız.
Duygusal Bağımlılık Nedir
Duygusal bağımlılık, bireyin belirli duygusal deneyimleri bilinçsizce tekrar aradığı bir döngüyü ifade eder. Bu deneyimler zarar verici ya da yıkıcı olsa bile, birey kendini bu duygulara çekilmiş hisseder. Örneğin, bazı kişiler çatışma, reddedilme ya da drama dolu ilişkilere sürekli çekilir çünkü bu duygular onlara tanıdık gelir ve geçmişten gelen köklü bir duygusal kalıbı yeniden güçlendirir.
Madde bağımlılığından farklı olarak, duygusal bağımlılık dışsal bir madde yerine içsel deneyimlere dayanır. Çoğu zaman geçmiş travmalar ya da karşılanmamış duygusal ihtiyaçlarla bağlantılıdır.
Duygusal Bağımlılık Belirtileri
Duygusal bağımlılıkla mücadele ettiğinizi gösteren bazı yaygın belirtiler şunlardır:
- Zararlı Kalıpların Tekrarı: Sürekli olarak duygusal acıya neden olan ilişkilere ya da durumlara çekilmek.
- Aşırı Bağlılık: Terk edilme korkusu ya da sürekli başkalarından onay bekleme ihtiyacı.
- Duygusal Yükseliş ve Düşüşler: Pozitif ya da negatif, yoğun duyguları arzulamak.
- Yalnızlıkla Baş Edememek: Başkalarının onayı olmadan rahat ya da tatmin olmuş hissedememek.
- Kırmızı Bayrakları Görmezden Gelmek: Sağlıksız ilişkilere zararını bildiğiniz halde devam etmek.
Duygusal Bağımlılıktan Kurtulmanın Yolları
- Kalıbı Fark Edin
İlk adım, duygusal bağımlılığı fark etmek ve kabul etmektir. İlişkilerinizi ve duygusal deneyimlerinizi gözden geçirin. Sürekli çatışma, reddedilme ya da ihtiyaç hissi gibi tekrar eden temalar var mı? Bu kalıpları tespit etmek değişim için temel bir adımdır. - Kök Nedenleri Anlayın
Duygusal bağımlılık genellikle çocuklukta yaşanan ihmal, terk edilme ya da duygusal güven eksikliğinden kaynaklanır. Terapinin ya da öz farkındalığın yardımıyla bu kökenleri keşfedebilir ve bağımlılıklarınıza anlam kazandırabilirsiniz. - Duygusal Farkındalık Geliştirin
Farkındalık uygulamaları yaparak, duygusal tetikleyicilerinizi yargılamadan gözlemleyin. Eski kalıplara çekildiğinizi fark ettiğinizde, farklı bir seçim yapma gücünüz olduğunu hatırlayın. - Duygusal Bağımsızlık İnşa Edin
Kendilik değerini dışsal onaya dayandırmadan geliştirin. Size mutluluk ve tatmin getiren hobiler, öz bakım rutinleri ya da yeni becerilerle dolu bir yaşam oluşturun. Amaç, başkalarına bağımlı olmadan anlamlı bir yaşam yaratmaktır. - Sağlıklı Sınırlar Belirleyin
Duygusal bağımlılığı sürdüren ilişkilere ya da durumlara “hayır” demeyi öğrenin. Sınır koymak, duygusal enerjinizi korur ve daha sağlıklı etkileşimler için alan yaratır. - Profesyonel Destek Alın
Bir terapistle çalışmak, duygusal bağımlılığı kırmada son derece değerli olabilir. EMDR ya da Psikodinamik Psikoterapi, Şema Terapi gibi yöntemler, derin yaraları ele alarak olumsuz kalıpları yeniden şekillendirebilir. - Sağlıklı İlişkilerle Çevrenizi Sarın
Büyümenizi destekleyen ve sınırlarınıza saygı duyan insanlarla bir arada olun. Sağlıklı ilişkiler, duygusal bağımlılıktan kurtulmanız için gerekli olan dengeyi ve desteği sağlar. - Kendinize Şefkat Gösterin
Bu süreç boyunca kendinize karşı nazik olun. Duygusal bağımlılığı aşmak zordur ve ilerlemenizi takdir etmek, küçük zaferleri kutlamak önemlidir.
Terapinin Duygusal Bağımlılıktaki Rolü
Terapiler, duygusal bağımlılığı besleyen kalıpları anlamanıza ve çözmenize yardımcı olabilir. Psikodinamik terapi, bağımlılığınızın bilinçdışı kökenlerine inerken, bilişsel-davranışçı terapi (BDT) olumsuz düşünce kalıplarını değiştirmek için araçlar sunar. Ayrıca, mindfulness tabanlı yaklaşımlar duygusal tetikleyicilere daha sağlıklı bir şekilde yanıt vermenizi öğretir.
Sonuç
Duygusal bağımlılıktan kurtulmak, duyguları bastırmak değil, onları anlamak ve iyileştirmekle ilgilidir. Bu, öz farkındalık, öz şefkat ve kişisel gelişim yolculuğudur. Zararlı kalıplardan kurtulup duygusal bağımsızlık geliştirdikçe, içsel özgürlüğün ve tatminin sizi nasıl bulduğunu göreceksiniz.
İlk adımı atmaya hazırsanız, uzman bir terapistten destek almayı düşünebilirsiniz. Unutmayın, şifa bir süreçtir ve atılan her küçük adım sizi özgürlüğünüze biraz daha yaklaştırır.
Klinik Psikolog Tuğçe Turanlar
Kaynaklar:
- Carnes, P. (2018). The Betrayal Bond: Breaking Free of Exploitive Relationships. Health Communications, Inc.
- Levine, A., & Heller, R. (2010). Attached: The New Science of Adult Attachment and How It Can Help You Find – and Keep – Love. Penguin Publishing Group.
- Van der Kolk, B. (2014). The Body Keeps the Score: Brain, Mind, and Body in the Healing of Trauma. Viking.
Karakterolojik Şiddet: Derinlemesine Bir İnceleme
Karakterolojik şiddet, ilişkilerde partnerlerden birinin diğerine karşı sistematik olarak uyguladığı, kontrol ve baskı kurmayı amaçlayan davranışları ifade eder. Bu tür şiddet, fiziksel saldırıların yanı sıra duygusal, psikolojik ve ekonomik istismar biçimlerini de içerir. Temel amacı, mağdur üzerinde sürekli bir güç ve kontrol sağlamaktır.
Tarihsel ve Kavramsal Kökenler
Karakterolojik şiddet kavramı, psikoloji literatüründe özellikle 20. yüzyılın ikinci yarısında daha fazla dikkat çekmeye başlamıştır. İlişkilerdeki güç dinamiklerini ve bireylerin kişilik özelliklerinin bu dinamiklere etkisini inceleyen araştırmalar, bu kavramın gelişimine katkı sağlamıştır. Özellikle narsistik ve antisosyal kişilik bozuklukları üzerine yapılan çalışmalar, karakterolojik şiddetin anlaşılmasında önemli rol oynamıştır.
Karakterolojik Şiddetin Türleri
- Duygusal ve Psikolojik Şiddet: Aşağılama, tehdit etme, manipülasyon ve izolasyon gibi davranışları içerir.
- Ekonomik Şiddet: Mağdurun finansal kaynaklarını kontrol etme veya kısıtlama.
- Sosyal İzolasyon: Mağdurun arkadaşları ve ailesiyle olan ilişkilerini kısıtlayarak yalnızlaştırma.
- Manipülasyon: Gerçekleri çarpıtarak veya duygusal oyunlar oynayarak mağdurun algısını ve davranışlarını kontrol etme.
Örnek Senaryolar
- Duygusal Manipülasyon: Bir partner, diğerini sürekli eleştirir ve onun başarısızlıklarını gündeme getirerek özgüvenini zedeler.
- Ekonomik Kontrol: Partner, diğerinin çalışmasını engeller veya kazandığı parayı kontrol ederek finansal bağımlılık yaratır.
- Sosyal İzolasyon: Partner, diğerinin arkadaşlarıyla veya ailesiyle görüşmesini kısıtlar, böylece onu yalnızlaştırır.
Araştırma ve İstatistikler
İngiltere’de yapılan bir araştırmaya göre, ilişkilerin %20’sinde duygusal şiddet unsurları gözlemlenmiştir. Ayrıca, duygusal istismarın fiziksel şiddetten daha yaygın olduğu ve genellikle daha önce başladığı belirtilmektedir.
Psikolojik Etkiler
- Travma Sonrası Stres Bozukluğu (TSSB): Sürekli korku ve güvensizlik hissi.
- Depresyon ve Anksiyete: Sürekli üzüntü, umutsuzluk ve endişe hali.
- Özsaygı Kaybı: Kişinin kendine olan güveninin azalması.
- İzolasyon: Sosyal çevreden uzaklaşma ve yalnızlık hissi.
Karakterolojik Şiddetin Dinamikleri
Şiddet uygulayan kişinin motivasyonları genellikle kontrol arzusu, güvensizlik ve geçmiş travmalardan kaynaklanır. Bu kişiler, partnerlerini kontrol ederek kendi güvensizliklerini telafi etmeye çalışırlar. Ayrıca, çocuklukta yaşanan istismar veya ihmal deneyimleri de bu davranışların gelişimine katkı sağlayabilir.
Çözüm Yollarına Daha Derin Bakış
- Hukuki Destek Yolları ve Yasal Haklar: Mağdurların koruma talep edebileceği yasal yollar ve haklar hakkında bilgi sahibi olmaları önemlidir.
- Destek Gruplarının İşlevleri: Benzer deneyimler yaşayan bireylerle bir araya gelerek destek almak, iyileşme sürecinde faydalı olabilir.
- Şiddet Döngüsünün Kırılması İçin Profesyonel Yaklaşımlar: Bireysel terapi, çift terapisi ve diğer profesyonel destek yöntemleri, şiddet döngüsünün kırılmasında etkili olabilir.
Sonuç
Karakterolojik şiddet, ilişkilerde derin yaralar açabilen ciddi bir sorundur. Bu tür şiddeti tanımak, mağdurların gerekli adımları atarak güvenliklerini sağlamalarına ve iyileşme sürecine başlamalarına yardımcı olabilir. Eğer böyle bir durumla karşı karşıyaysanız, profesyonel destek almanız önemlidir.
Klinik Psikolog Tuğçe Turanlar
Yule Psikoloji
(Online ya da yüz yüze psikolojik danışmanlık randevusu almak için yulepsikoloji@gmail.com adresine mail atabilir ya da 0532 053 3992 whatsapp üzerinden mesaj atarak iletişime geçebilirsiniz.)
Kaynaklar
Bancroft, L. (2002). Why does he do that? Inside the minds of angry and controlling men. Berkley Books.
Evans, P. (1996). The verbally abusive relationship: How to recognize it and how to respond. Adams Media.
Gottman Institute. (n.d.). A review of the research on domestic violence. Retrieved from https://www.gottman.com/blog/a-review-of-the-research-on-domestic-violence/
Dergipark. (2020). Understanding domestic violence and emotional abuse. Behavioral Psychology Journal, 13(2), 45-56. Retrieved from https://dergipark.org.tr/tr/pub/bpd/issue/55067/758939
Devamı
İlişkilerde Şiddet Türleri ve Gottman Çalışmaları
John Gottman’ın çift laboratuvarında şiddet içeren ilişkilerle yapılan çalışmalar, ilişkilerde iki temel şiddet türünü ortaya koymaktadır: Karakterolojik Şiddet ve Durumsal Şiddet.
Karakterolojik Şiddet
Bu şiddet türü, genellikle erkeklerin kadınlara üstünlük kurmak, kontrol etmek ve korkutmak amacıyla şiddet uyguladığı, son derece tehlikeli bir durumdur. Bu tür şiddet çoğunlukla ciddi yaralanmalarla hatta ölümle sonuçlanabilir. Fail ve kurban rollerinin net olduğu bu ilişkilerde, kronik şiddet döngüsü bulunmaktadır. Şiddet genellikle nedensiz şekilde, kontrol ve tahakküm sağlamak için uygulanır.
Bu tür şiddet içeren çiftlerle çift terapisi yapılması önerilmez, çünkü bu tür bir ilişkide çözülebilecek bir problem yoktur. İlişkiyi veya failin davranışlarını değiştirme umudu, gerçekçi değildir.
Durumsal Şiddet
Durumsal şiddet, çiftler arasında nadiren yaşanan ve iletişim becerilerinin eksikliğinden kaynaklanan bir şiddet türüdür. Tartışmalar sırasında kol sıkmak ya da nesne fırlatmak gibi eylemleri içerebilir, ancak bu eylemler ciddi yaralanmalara veya kontrol kurma amacına yönelik değildir. Bu tür şiddet genellikle tekrarlamaz ve çift terapisiyle çözülmesi mümkündür. Terapi sürecinde çiftler, iletişim ve çatışma çözme becerileri kazanarak bu tür olayların önüne geçebilir.
Şiddet Uygulayanlar: Kobralar ve Pitbullar
Gottman, karakterolojik şiddet uygulayan erkekleri iki ana gruba ayırmıştır: Kobralar ve Pitbullar.
Kobralar
Bu grup, şiddet uygularken dahi sakin kalabilen, pişmanlık veya empati hissetmeyen, genellikle antisosyal özellikler taşıyan bireylerden oluşur. Şiddetten zevk alabilirler ve eşlerine bağlılık hissetmezler.
Kobralar:
- Şiddet öncesinde sakinleşir ve soğukkanlılıkla hareket ederler.
- Çocukluklarında sıklıkla fiziksel ve duygusal istismar yaşamışlardır.
- Antisosyal davranışlar sergiler ve dürtü kontrollerinde zorluk yaşarlar.
- Pişmanlık hissetmeden özür dileyebilir, ancak değişim göstermezler.
Eşlerinin İlişkide Kalma Sebepleri
Kobraların eşleri genellikle korku ve depresyon duygularıyla bu ilişkilerde kalmaya devam eder. Eşlerin bu ilişkiden ayrılamama sebepleri arasında ekonomik bağımlılık önemli bir faktör olsa da, eşlerin “değişeceğine dair umutları” ya da “başka bir seçenek görmemeleri” daha baskındır.
Pitbullar
Pitbull grubu, şiddet göstermeden önce giderek daha agresifleşen ve terk edilme korkusuyla hareket eden bireylerden oluşur.
Pitbullar:
- Şiddet öncesinde kalp atışları hızlanır ve agresyonları giderek artar.
- Eşlerine karşı aşırı derecede kıskanç ve bağımlıdırlar.
- Terk edilme korkusu nedeniyle kontrolcü ve baskıcı davranışlar sergilerler.
- Genellikle çocukluklarında ebeveyn şiddetine tanıklık etmişlerdir.
Eşlerinin İlişkide Kalma Sebepleri
Pitbulların eşleri, bu ilişkiden kurtulmanın imkansız olduğu hissine kapılırlar. Pitbulların en büyük korkusu terk edilmek olduğu için, ayrılık süreçlerinde şiddet daha da tehlikeli hale gelebilir.
Kobralar ve Pitbullar Arasındaki Farklılıklar
Özellik | Kobralar | Pitbullar |
Şiddet Sırasındaki Hissiyat | Soğukkanlı ve sakin | Artan agresyon ve gerginlik |
Empati Kapasitesi | Düşük, pişmanlık yok | Daha yüksek, ancak kıskançlık ve kontrolcü davranışlar hakim |
Terk Edilme Korkusu | Yok | Yüksek |
Çocukluk Travmaları | Antisosyal davranışlar, madde bağımlılığı, istismar | Aile içi şiddete tanıklık |
Bu İlişkilerden Kurtulma Yolları
Kobralarla İlişkide:
- Bu bireylerin değişeceğini düşünmek gerçekçi değildir. Öncelikli adım, şiddetin döngüsünden çıkmak için güvenli bir plan hazırlamaktır.
- Profesyonel destek alınmalı ve yakın çevreye durumu açıklayarak yardım istenmelidir.
Pitbullarla İlişkide:
- Ayrılık süreçleri dikkatli planlanmalıdır. Pitbulların terk edilme korkusu, şiddetin artmasına neden olabilir.
- Hukuki destek ve güvenli bir ortam sağlanmalıdır.
- Şiddetin sona erdirilmesi için destek gruplarına ve terapilere başvurulabilir.
Sonuç
Karakterolojik şiddet, ilişkilerde derin travmalar yaratabilen bir olgudur. Kobralar ve Pitbullar gibi farklı dinamiklere sahip şiddet uygulayıcılarını anlamak, bu tür ilişkilerden kurtulmanın ilk adımıdır. Eğer böyle bir durumda bulunuyorsanız, mutlaka profesyonel destek almanız ve güvenliğinizi sağlamanız önemlidir.
Klinik Psikolog Tuğçe Turanlar
Yule Psikoloji
(Online ya da yüz yüze psikolojik danışmanlık randevusu almak için yulepsikoloji@gmail.com adresine mail atabilir ya da 0532 053 3992 whatsapp üzerinden mesaj atarak iletişime geçebilirsiniz.)
Kaynakça
- Bancroft, L. (2002). Why does he do that? Inside the minds of angry and controlling men. Berkley Books.
- Evans, P. (1996). The verbally abusive relationship: How to recognize it and how to respond. Adams Media.
- Gottman, J. M., & Jacobson, N. S. (1998). When men batter women: New insights into ending abusive relationships. Simon & Schuster.
- The Gottman Institute. (n.d.). A review of the research on domestic violence. Retrieved from https://www.gottman.com/blog/a-review-of-the-research-on-domestic-violence/
Devamı
Mahşerin Dört Atlısı – Gottman Çift Terapisi – Yule Psikoloji
İlişkilerde anlaşmazlıklar (mahşerin dört atlısı), duygusal kopukluklar ve çatışmalar zamanla sevgi dolu bağları zayıflatabilir. Gottman Çift Terapisi, bilimsel temellere dayalı yaklaşımlarıyla, çiftlerin ilişkilerini daha derin, sağlıklı ve tatmin edici bir hale getirmelerine yardımcı olmayı hedefler. Bu terapi yöntemi, Dr. John ve Julie Gottman’ın 40 yılı aşkın süredir yürüttükleri kapsamlı araştırmalara dayanır. Gottman Çift Terapisi, yalnızca problemleri çözmekle kalmaz, aynı zamanda çiftlerin sevgi ve güven dolu bir ilişki kurmalarına olanak tanır.
Mahşerin Dört Atlısı: İlişkileri Yıpratan Davranışlar
Dr. John Gottman’ın ilişkiler üzerine yaptığı çalışmalar, bazı davranışların ilişkileri ciddi şekilde tehdit ettiğini ortaya koymuştur. Bu davranışlar, “Mahşerin Dört Atlısı” olarak tanımlanır:
- Eleştiri (Criticism):
Partnerin karakterine yönelik suçlayıcı ve olumsuz ifadeler. Örneğin, “Sen her zaman böyle yapıyorsun!” gibi genelleyici eleştiriler, ilişkiyi yıpratan bir dinamiğe yol açar.
Çözüm: Şikayetlerinizi, karşı tarafın kişiliğine saldırmadan, belirli durumlar üzerinden ifade etmek. - Savunma (Defensiveness):
Suçlamalar karşısında sorumluluğu reddetmek veya karşı atağa geçmek. Bu davranış, iletişim kanallarını tıkar ve çatışmayı artırır.
Çözüm: Eleştiriyi yapıcı bir şekilde dinlemek ve kendi payınıza düşeni kabul etmek. - Duvar Örme (Stonewalling):
Tartışmalarda tamamen kapanmak, konuşmayı reddetmek ve duygusal olarak geri çekilmek. Bu, karşı tarafı daha da yalnız hissettirir.
Çözüm: Zor bir tartışmada mola verip duygusal sakinliği sağladıktan sonra iletişime açık olmak. - Aşağılama (Contempt):
Partneri küçük düşürmek, alay etmek veya küçümseyici ifadeler kullanmak. Aşağılama, ilişkilerde en yıkıcı davranışlardan biridir.
Çözüm: Partnerinize saygı ve takdir göstermek, sevgi dolu bir dil geliştirmek.
Gottman Çift Terapisinin Temel İlkeleri
Bu terapi modeli, yalnızca problemleri tespit etmekle kalmaz, aynı zamanda çiftlere güçlü bir duygusal zemin inşa etmeleri için araçlar sunar. Gottman Çift Terapisinin temel ilkeleri şunlardır:
- Sevgi Haritaları Oluşturma: Partnerinizi daha derinlemesine tanımanızı sağlayacak duygusal bir rehber oluşturmak. Bu haritalar, çiftlerin birbirlerinin dünyalarını anlamalarına yardımcı olur.
- Sevgi ve Hayranlık Sistemini Güçlendirme: Sağlıklı bir ilişki, takdir ve şükran üzerine kurulur. Partnerinizin olumlu yönlerini fark etmek ve takdir etmek, ilişkinizi güçlendirir.
- Olumlu İlişki Alışkanlıkları: Küçük ama anlamlı jestlerle partnerinize sevginizi göstermeyi alışkanlık haline getirmek, ilişkinin bağlarını kuvvetlendirir.
- Çatışma Yönetimi: Tüm çiftler çatışma yaşar; ancak önemli olan, bu çatışmaların nasıl yönetildiğidir. Yapıcı bir iletişim geliştirmek, uzun vadeli mutluluğu sağlar.
Mahşerin Dört Atlısını Yenmek Mümkün!
Gottman Çift Terapisi, ilişkilerde Mahşerin Dört Atlısı’nın yarattığı zararları onarmak ve daha sağlıklı iletişim yolları geliştirmek için etkili araçlar sunar. Bu yöntem sayesinde çiftler, birbirlerini daha iyi anlayarak, güçlü ve sevgi dolu bir bağ kurabilirler.
Bilimsel Temellere Dayalı Bir Yaklaşım
Gottman Çift Terapisi, 3000’den fazla çift üzerinde yapılan uzun soluklu araştırmalara dayanır. Bu çalışmalar, ilişkilerin nasıl daha sağlıklı hale getirilebileceğini gösteren bilimsel bir rehber niteliğindedir. Eğer ilişkinizde çatışmalar, duygusal mesafeler veya güven sorunları yaşıyorsanız, Gottman Çift Terapisi tam size göre olabilir.
Klinik Psikolog Tuğçe Turanlar
Yule Psikoloji
Referanslar
- Gottman, J. M., & Silver, N. (1999). The Seven Principles for Making Marriage Work. Harmony Books.
- Carrere, S., & Gottman, J. M. (1999). Predicting divorce among newlyweds from the first three minutes of a marital conflict discussion. Family Process, 38(3), 293-301.
- Gottman Institute. (2024). The Science of Love and Relationships. www.gottman.com
Devamı